Ana Tanrıça Söylencesi
Mitolojiye göre,
Friglerin Ana Tanrıçası Kibele’nin kocası Atis’i, Sakarya Nehrinin kızı Nana
doğurmuştu. Nana, Sakarya’nın güzellikte eşsiz kutsal perilerinden biriydi.
Bahar geldi mi Sakarya nehri açılıp saçılıyor, su perileri, yeşeren toprakların
dallarında, çiçeklerinde, güzel kokularla tabiata kucak açıyorlardı. Nana,
böyle bir bahar günü, çiçekli bir badem ağacına ‘şık olmuş, beyaz bir badem
içini bağrına basarak gebe kalmış, sonunda Atis, ya da Temmuz’u doğurmuştu.
Temmuz ayı, adını buradan almaktaydı. Ana Tanrıça Kibele’nin şehri, bugün
Sivrihisar’ın on iki kilometre güney doğusundaki Pessinus olarak bilinir.
Bugün, bu şehrin yerinde arkeolojik kazılar yapılmakta ve Kibele Tapınağı
meydana çıkarılmaktadır. Eskiçağ Anadolu efsanelerine göre, Kibele aynı zamanda
hayat ve bereketin tanrıçasıydı, tabiatın anası sayılıyordu. İlkbaharda kız,
yazın çeşitli ürünleri doğuran ana oluyordu. Kibele’ye ay tanrıçası gözüyle de
bakılıyor, ay hilâl şeklindeyken kızı, dolunayken gebe kadını temsil ediyordu.
Sakarya da Anadolu tapınağının damarında dolaşan, ona can veren, güç kazandıran
kan misali bir hayat kaynağıydı. Bundan dolayı Sakarya nehri yüzyıllar boyu
kutsal sayılmış, susuz, bağrıyanık Anadolu toprağını sulamış, geniş ovaları,
yaylaları kıvrım kıvrım dolaşarak Karadeniz’e kavuşmuştur.
Yorum gönder