Ay ile Güneş Efsanesi
“Ay gökçek bir oğlan,
güneş de güzel bir kızmış. Ay güneşe âşık olmuş. On beşlediği bir gün, ay bu
aşkını güneşe açıklamış. Güneş de zaten aya âşıkmış ve bu aşkını bir türlü
söyleyemiyormuş. Ayın sözlerinden cesaret alarak, o da onu sevdiğini söylemiş.
Ayın her on beşlemesinde ay ile güneş buluşuyor geleceklerine ait tatlı
hayaller kuruyorlarmış. Hatta son buluşmalarında evlenmeye karar vermişler.
Onların bu şekilde birbirlerini sevmelerini kıskanan bir cazı karısı araya
girerek güneşe ay hakkında yanlış bilgiler vermiş ve onu aydan soğutmuş. Ay ise
bütün olan bitenden habersiz güneşin etrafında dolanıp duru-yor, ancak onun
kendisiyle konuşmamasına çok üzülüyormuş. Bir gün, güneş aya: – ‘Boşuna peşimde
dolaşıp durma, seninle evlenmeyeceğim. Benden umudunu kes’ demiş. Bu sözlere
anlam veremeyen ay: – ‘Kıyamete kadar senden ümidimi kesmeyeceğim, bir gün
suçsuz olduğumu anlayacaksın.’ demiş. Ay ile güneşin konuşmaları böylece sona
ermiş, ancak ay güneşi bir türlü unutamıyormuş. Her on beşlemesinde, hasretle
güneşe bakmak istiyor, ancak güneş onun gözüne parmaklarını uzatarak kendisini
görmesini engelliyormuş. İnsanların güneşe bakamayışlarının sebebi de buymuş.
Güzel bir kız olan güneş, kendisini göstermemek için, insanların da gözüne
ışıktan parmaklarını uzatırmış. Meğerse güneşe bakıldığında insanın gözünü
delen ışıklar onun ince parmaklarıymış.”
Yorum gönder