ALİ İLE KEZBAN EFSANESİ
Bir zamanlar Uşak civarında yaşayan varlıklı bir
ailenin Kezban adında bir kızı vardır. Çobanlık yapan garip Ali dağ eteklerinde
sürü güderken bir gün Kezban’ı görür. Çoban Ali ondan sonra Kezban’a
vurulur. Sevdasının acısıyla her gün
yanık yanık kaval çalar. Kezban da her gün gelip Ali’yi dinler. Aşklarını
birbirlerine söylerler. Artık dayanamaz hale gelen Ali anasına :
-‘Var git ana Kezban’ı babasından iste’ der.
Annesi oğlunu kıramaz, varır beyin evine. Muradını
söyler. Bey kızar. –‘Oğluna söyle yüksek dağların başı dumanlı olur, baş
döndürür. Başını yükseklerde gezdireceğine dağın eteklerinde sürüsünü gütsün
dengini bulsun’ der.
Bu hal üzerine Ali’de
Kezban da derinden yaralanmışlardır. Neticede kaçmaya karar verirler gece
yarısı bir pınar başında buluşurlar. Bu arada beyin adamları pusu kurmuşlardır.
Orada ikisini de vururlar.
Yorum gönder