Çeşnigir Köprüsü Efsanesi
Köprü Kızılırmak’ın üzerinde kurulu dokuz yüz sene önce yapılmış muhtemelen Selçuklu devleti zamanından kalma yüz on iki metre uzunluğunda on üç kemerden oluşmuştur. Köprünün çok büyük bir kemeri var. O kemeri zamanın mimarları bir türlü tutturamamışlar. Çok uğraşmışlar ama tutturmak bir türlü mümkün olmamış. Köprü yapılmadan evvel zamanın hükümdarı sefere giderken Kızılırmak’ın sığ yerinden geçip gidermiş. Yine bir sefer esnasında hükümdar mimarlarına ve köprü ustalarına Ben seferden dönünceye kadar buraya bir köprü yapılsın diye emretmiş. Ustalar Mimarlar yedi-sekiz defa köprüyü yapmaya uğraşmışlar ama her defasında ortadaki büyük kemeri tutturamadıkları için köprü yıkılmış. Neticede Rum asıllı Hıristiyan bir mimar bu köprünün yıkılmaması ve büyük kemerin tutturulabilmesi için Allah’a gece boyunca yalvarıyor. Bir ara dalıp rüyasında kızı ile oğlunun kurban edilip onların kanı ile yoğrulan iki taşın köprüye konulması ile büyük kemerin tutturulmuş ve köprünün kurulmuş olacağını görüyor. Bu rüya üzerine adamcağız kızı ile oğlunu kurban ediyor onların kanı ile yoğrulan taşları köprünün büyük kemerine yerleştiriyor ve büyük kemer tutuyor. Köprüde o kanlı iki taş hala görülmektedir. Hükümdar seferden dönerken köprüyü beğeniyor ve mimarlarını çağırıyor. Çok kısa sürede çok güzel köprü yapmışsınız diyor.
Mimarlarda: Sayenizde hükümdarım’ diyorlar. Hükümdar
bu söze sinirleniyor. Nasıl olur da siz benim sayemde yaparsınız bu yapılan
eserler Allah’ın sayesinde yapılmıştır. Ben sizin köprünüzden geçmem’ diyor.
Hükümdar Kızılırmak’ın yine sığ yerinden geçip otağına gidiyor.
Yorum gönder