Ölü Deniz Efsanesi
Ölüdeniz adı verilen koya, denizden dar bir boğazla
girilmektedir. Boğazın iki yanındaki sarp yamaçlar çam ağaçlarıyla kaplıdır. Bu
yüzden görülmesi oldukça güçtür. Açık denizden doksan derecelik bir dönemeçle
ak bir kumsala varılır, daha sonra da döne döne, bir göl görünümündeki koya
girilir. Yörede bu şaşılası yere ilişkin şu efsane anlatılır:
Balıkçılıkla geçinen bir
baba-oğul, günün birinde bu sarp kayalar karşısında fırtınaya tutulur. Oğul,
kayalıklara yaklaşırlarsa, bir koya sığınabileceklerini söyler, karaya
yaklaşmaya başlar. Babaysa kayalara çarpmaktan korkmakta, burada koy
olamayacağını yineleyip durmaktadır. Aralarında tartışma çıkar. Baba, tam
kayaya çarpacaklarını sandığı an, bir kürek vuruşuyla oğlunu denize yuvarlar.
Dümene geçtiğinde bir de bakar ki deniz dönerek dümdüz bir koya açılmakta. Koya
girer, ama yıkılmıştır. Oğlunun acısıyla o da canına kıyar. Söylenceye göre Ölü
Deniz’in çevresinde insan yüzünü andıran bir kaya vardır. Bu kaya, oğlanın
taşlaşmış başıdır. Fırtınalı havalarda “buraya gelin” diyerek gemicilere yol
gösterir.
Yorum gönder